AKCİĞER KANSERİNDE ÖLÜMLERİ AZALTABİLECEK YENİ BİR YÖNTEM KEŞFEDİLDİ

Akciğer kanserinin işleyişini araştıran bilim insanları, hastalığın erken teşhisini ve tedavisini sağlayabilecek yeni bir prosedür tanımladı.

Yapılan bir çalışmada, tümörlerdeki TLR2 adlı protein seviyesinin, akciğer kanseri teşhisi konan hastanın hayatta kalma şansını tahmin etmeye yardımcı olabileceği bulundu.

Araştırmacılar, insan tümör örneklerinden elde edilen verileri kullanarak, akciğer kanserinin erken evrelerinde yüksek protein seviyelerine sahip hastaların, daha düşük seviyelere sahip olanlara kıyasla daha fazla hayatta kaldığını doğruladı.

TLR2’yi aktive eden bir ilaç bileşiği farelerde test edildi ve hastalığın erken evrelerinde tümör büyümesini azalttığı görüldü.

Uzmanlar bu buluşun hastalığın daha erken teşhis edilmesini sağlayabileceğini ve hastalar için sonuçları iyileştirebileceğini söylüyor.

Geç evre akciğer kanserinde 5 yıl içinde hayatta kalma oranı sadece yüzde 6’yken, daha erken teşhisle bu oran yüzde 50’ye yükseliyor.

Araştırma Edinburgh Üniversitesi, Londra Üniversitesi Akademisi, İspanya’daki Cantabria Üniversitesi, İspanya Ulusal Araştırma Konseyi ve ABD’deki Mayo Kliniği’nden araştırmacıların katılımıyla gerçekleşti.

Edinburgh Üniversitesi’nde solunum tıbbı alanında klinik öğretim görevlisi olan Dr. Fraser Millar, “Bu sonuçların gerçekten heyecan verici olduğunu düşünüyorum. Erken evre akciğer kanserinin biyolojisi hakkında çok az şey biliniyor ve bu süreci daha iyi anlayarak, bu yıkıcı hastalık için olası yeni bir tedavi belirledik.” diye konuştu.

TLR2’nin önemini tespit eden ekip, insan tümör örneklerinden elde edilen verileri kullanarak, akciğer kanserinin erken evrelerinde yüksek protein seviyelerine sahip hastaların, daha düşük seviyelere sahip olanlara kıyasla hayatta kalma oranlarına baktı.

Ekip daha sonra bir fare akciğer kanseri modelinde TLR2’yi aktive ettiği bilinen bir ilaç kullandı ve ilacın akciğer tümörü büyümesini azalttığını buldu.

Uzmanlar bulguların, akciğer kanserinin daha erken teşhisini sağlamak için bir tarama programı kapsamında yaşlanma ve yaşlanmayla ilişkili salgılanan kimyasalların kullanılmasına yönelik araştırmalara önayak olmasını umuyor.

Bununla birlikte ekip, ilacın insanlarda etkili olup olmadığını doğrulamak için klinik deneyler gibi daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu belirtiyor.

Kaynak Edinburgh Üniversitesi